Ten için kolay, ruh için zor bir çağdır bu yaşadığımız
Haberlerin prestijle ölçüldüğü
Makinaların, bilimin, teknolojinin saltanat sürdüğü
Gücün parayla, silahla bölündüğü
Dârı dünya değil zâri dünya
Küçük bir çocuk utancı çıkarırken gördüm orada
Ne utanan vardı ortada, ne de üstüne alınan
Kimsenin sahiplenmediği utançtan
Başımı mermere gömerek gizlendim
Küflenmiş ekmeğe minnetle sarılan
O randevusuz buluşma yerine
Bir tek ben mi denk geldim?
Dârı dünya değil zâri dünya
Gövdemi hışımla sapladığım çarpık çağ
Kirli oyunlarının hamurundan ne kadar katıldı bana
Çektiğim bu cerahat ağrısı nasıl boşalacak
Nerede, ne zaman akacak o necis kan
Kin kussam yetecek mi işlenmiş günahlara
Dârı dünya değil zâri dünya
Olgun VERİM