220 views 3 mins 0 yorum

İmkansız Merdiven

In Şiir
Şubat 03, 2024

Şiiri dinlemek için:
https://on.soundcloud.com/Yr6uj

Devam eden bir sözün ortasında kördüğüm,
Bu çizgi boş yere çizilmiş olamaz.
Yazılması gereken sözler de mi belirsiz,
Çatlaktan sızan yine çatlak,
Payandan beyaz.
Devam eden bir sözün oltasında kördüğüm,
Sükûtun ki muhtelif, altınlar ki mecaz.

Tehlikeli bir trajedi kursağımda kalan,
Hayatın zorluğu herkese yakışmaz,
Farkımız yokmuş şu dağınık masadan,
Muhtelif sebeplerle bitkin ruhun,
Dilindeki tüyleri diri tut,
Sana ilk günkü gibi hayran yüreğim,
Sakın ha, gönlünle çatışmasın duan.

Boğazımda çetele, omzumda habersiz dağ,
Bu günbatımı ya hâlden anlıyor,
Yahut beni çağırıyor durmadan.
Muhtelif isimler aynı kapıya çıkmakta,
Aynı rüzgar hep koynumda fısıldayan.

En susamlı poğaçayı sen al,
En güzel hayalleri sen kur,
Su seninle yıkansın hele bir,
En duru ayna sana dönsün yüzünü,
Kifayetli sözler sırala,
Umulur ki, Cennet-i Âlâ’ya,
İlk önce sen gir.

Sen olmadığına ikna olmak,
Riyâ mı gördüklerimin,
Avluda kimsin öğret artık, aynada kim,
Kayboldukça yeniden buluyorum seni,
Bu nöbeti kim tuttu bu meydanda yüzen kim.

Olsa gerek,
Yağmur bile yağarken temiz,
Olsa gerek,
Kendimizi asmak bu sâkıt boşluğa;
Çakmağın taşı tükenmiş,
Etrafta kimsecikler yok,
Oysa ateş diye bir şey biliniyor hâlâ.
Ağladığın zaman gerçekleşiyor şiir,
Sâde ve tartışmasız olduğunda.

Hep boş bakmışım gibi uzağa,
Tân edenler işitsin,
Gözden sızan şeyin rengini ölçen,
Geldiği yeri görmüş müdür?
Ne isyan tüter şimdi ne pazarlık,
Ne de caymakta âhından,
Bekçiler de böyle nöbet tutmuş mudur?

Ey umutla kurcalanmış yaralar,
O fırtınadan kalanlar geriye,
Her gün yeniden canlanan bekleyiş,
Hicrânım benim,
Gelin ve ağlayın benimle.

Zamana hapsolan bu sonsuzluk içinde,
Dilsiz bırakma bizi sensizlik içinde,
Üfleyen benim sabâyı ikindi sonunda.
Gittin ve savaş tazelendi,
Gönülden çektim âhı nedâmet okulunda.

Yerimi saklama benden,
Çare yok çerağa insan katında,
O yağmur her gün sensiz de sağanak,
Gölge kadardı sûret, damla kadar küsûrat,
“Belki de yirmi birinci asrın aşıkları,
Böyledir”
Böyledir dediklerimiz tedirgin,
Kaybedişle mi gelir hep bulmak…

Soluklanmak için oturdun,
Basamaktı mağara ve mağaran basamak,
Âyinemsin,
Bakışları yere düşen,
Sensin son uçta.

hâfî

Bir yanıt bırak
You must be logged in to post a comment.