Doldur siyâha matemin engiz-i hârını
Aşkın hazânıyım dahı bilmem bahârını
Madem yitirmişim gecenin nev-nehârını
“Ağyârım ağlasın bana hem yârım ağlasın”
Sûkut etsin gönül buna ruhsârım ağlasın
Hikmet sözün Hakîm-i Sühân’dan işitmişim
Gevher nidâsını genc-i nihândan işitmişim
Eyvah gülün âhın yine handân işitmişim
Bağbânım ağlasın bana hem bâğım ağlasın
Solsun çemeni düzlerin ol dâğım ağlasın
Hasret mi şâhı böyle zebun eyleyen adem
Firkat mi mâhı böyle sa’ydan döndüren kadem
Mademki Zühre şavkını terk eylemiş bu dem
Mehtâbım ağlasın bana hem tâbım ağlasın
Fer-memnû eyleyen beni bîtâbım ağlasın
Zat’üs Suver’de katresi deryâ piyâlemin
Bir zerre dehre düştü zelil oldu âlemîn
Eyvah ki âhı bende durur ol iyâlimin
Mazhârım ağlasın bana hem hârım ağlasın
Çöksün gazel yürekteki gülnârım ağlasın
Yok nasibim âlem-i cihânın esbâbına
Ol hüsn-ü aşka tâlip olsam veya bâbına
Ermez isem onun gibi Gâlib hitâbına
Münhâsır ağlasın bana hem sırrım ağlasın
Gâlib değilse sırrım ol esrârım ağlasın
-Münhasır