
Süzülsün tellerinden görelim şu eşlikçimiz,
Nasıl bir müjdesi var ki kavradıkça bizi,
Ne bir ses duyurur başka ne kendimizi,
Unuttum geldim konuşmayı karşına,
Ya hatırlat yahut öğret yeniden,
Çözülsün dilim bulsun bu izi,
Kamaştık çoktan bu ateşle,
Ne ki mahzun o ki teşne,
Bunların farkındasın,
Susayan bir kalbin,
Ortasındasın,
Biz müheyyâ iken,
Binicim olmuş, binit,
Yanıp sönen bir işaret,
Yahut gıcırdar bir kapı kalp,
Kendine yanaşmak gibi uzun,
Yoğrulup sınanmış yolu boyunca,
Tükendi kâmus soyunan şey sızlama,
Çizdiğim şey isminden daha güzel değil,
Ruhumdaki besteden beslenirken kanadım,
Göğsümüz çemrensin bırak işaretlensin adım.
hâfî