Pişmanım!
Pişmanlık, insanın geçmişte yapmış olduğu bazı davranışları, yapmamış olmayı yahut yapmamış olduğu bazı davranışları ise yapmış olmayı istemesi halidir. Bu hal insanın şimdiki zamanda gelmiş olduğu dönüm noktasında kapısını çalar. Hatta çoğu zaman buna bile gerek duymadan usulca içeri sokuluverir. Ev sahibi bu davetsiz misafiri aslında iyi tanır ama hayatında her şeyin yolunda gittiğini düşündüğü anlarda bunu hiç hatırına getirmez. Ne zaman ki, bazı şeyler yolunda gitmemeye, işler aksamaya başlar, işte o zaman bu davetsiz misafir kendisini hatırlatır. Birlikte başbaşa vererek düşünürler. Yaptığı şeyleri, yap(a)madığı şeyleri, yapması gerekenleri ve yapmaması gerekenleri… Yapsam olurdu, yapmasam da olurdu dediği şeyleri… İnsan en çok yapmadığı değil, yaptığı şeylerden pişmanlık duyar. Ve diline pelesenk olur “keşke yapmasaydım” cümlesi… Bu ise insanın hayatı boyunca pişmanlıklarını hissettiği zamanlarda kullanacağı bir cümledir.
Keşke yapmasaydım!
İnsan her köşeye sıkıştığında kendisine bir kapı açılmasını bekler. Fakat hayatı boyunca kendisine açılacak kapı sayısı sınırlıdır ve her kapı her anahtarla açılmaz. Beklentisi de bu sebepledir. Çünkü yalnız başımıza becerebileceğimiz bir iş değildir bu. Açılmasını beklediğimiz kapının anahtarını elde etmenin yolları vardır. Kişinin yaptığı veya yapamadığı şeyin farkına varmış olması ile daha sonra bunları yapmış ya da yapmamış olmayı istemesi bu yollardan biridir.
İnsan hareket alanı daraldığında ve çıkmaz sokağa girdiğinde, kendisini güvende hissedeceği bir mekân arar. Bir şekilde bulur ama asıl önemli olan onu bu badireden kurtaracak özelliğe haiz bir yer olmasıdır. Öyle ki mekânın sahibi onun geçtiği yolları ve bu yollardaki tuzakları bilen biri olmalı ve sığınan kişiye yoldaşlık yapabilmelidir. Böylece insan neyi nerede yanlış yaptığının farkına vararak, güvenli bir şekilde yürümenin bilgisine ulaşacak ve zamanla bunu içselleştirerek yaptığı hataları tekrarlamaktan kurtulacaktır.
Bir daha yapmayacağım!
Artık yaptığı hatanın ve yanlışların farkına varan insan, ona uzanan yardım elini tutarak yeniden yola çıkacak ve aynı hataları tekrarlamayacaktır. Yani yapması gerekenleri yapmaya, yapmaması gerekenleri ise yapmamaya gayret edecektir. Belki bunda muvaffak olmakta zorlanacaktır ama her köşeye sıkıştığında çözümün artık nerede olduğunu ve yeniden başlayacağı yeri artık öğrenmiştir. Bu kapıya geldiğimizde geriye kalan tek şey, kişinin aynı hataları yapmama konusunda göstereceği iradedir.
“Keşke yapmasaydım” cümlesini doğru yerde ve doğru insanlarla birlikte kurmak niyazıyla…
-Osman Tuç