217 views 2 mins 0 yorum

Sanı

In Şiir
Haziran 03, 2023

Sözcükler tutuşmuş,
dünya sanki acıdan dönüyor,
her anında makûs talihin
çözüldükçe gizlenen
bir düğüm büyüyor…

Güven vermiyor olmuş ve olacak,
-haklı da-
çünkü olan, bittiği yerden başladı
usturaya vurup,
acısını emmeye izin vermeden maziyi.

Yeniden gördüm
ve yeniden yorumladım,
her seferinde yeniden girdim
son kapısından, sonsuzun.

Bir kapıyı daha kapattım, kapının içinde,
toprağa gömdüm ölmüş bedeni,
tokluk krizlerini, aristokrat düşleri,
ve dünyaya ram olmuş sahte sözleri,
gördüm yine de sevmedi aynalar,
sevmedi Allah’ı
kurulu düşlerde parayı sevdiği kadar.

Ben bu anlam ve anlamsızlık içinde
nedir, çözemedim kendimi,
daha ne kadar vakti var
kesilmesine
kurumuş ağacın?

Gelmemiş olan gitmedi,
zıtlıklar âleminin kuralları
alıyor benden gecelerimi,
ben ne kadar uzağım ona
bilmiyorum
belki de,
bir ona yakınım.

Yaşlanıyorum, evet, yaşlar ile,
bu yaşlar ki hüzün değil, sevinç değil,
mahpus edilen günlere burgaç değil,
haykırış mı bu, aşıp da ruhun sırlarını,
bilmiyorum galiba o da değil,
sanıyorum ki bu yaşlar,
bulmak içindi çalınmış benliği,
çünkü sanrıları gerçek sanıp,
uyandığım da düştüğüm yerden,
hâlâ görüyorum sanmıştım,
ama hâlâ ıslanmıyordu gözlerim,
ölümü düşününce ıslandığı gibi,
baktığımda denize.

Yakuphan Ustaoğlu

Bir yanıt bırak
You must be logged in to post a comment.